22 Nisan 2008 Salı

Kimdir | Karl Werner Heisenberg

Karl Werner Heisenberg


Hayatı

(5 Aralık 1901 Würzburg Almanya - 1 Şubat 1976 Münih Almanya)


Bazı şeyler vardır öylesine ciddilerdir ki; onlar hakkında sadece şaka yapabilirsiniz.



  • Dr.August Heisenberg ve Annie Wecklein'in çocuğu olarak dünyaya geldi.1937' de Elisabeth Schumacher ile evlendi. 7 çocukları oldu.(Maria, Jochen, Barbara, Wolfgang, Christine, Verena,Martin)Münih' te yaşadılar.

  • 1920'e kadar Münih'te Maximilian okuluna giden Heisenberg,Münih Üniversitesi'nde Arnold Sommerfeld,Wilhelm Wien,Ernst Pringsheim ve Robert Rosenthal yanında fizik çalıştı.1922-1923 kışında Göttingen'e gidip Max Born,James Franck ve David Hilbert'ten fizik eğitimi aldı.

  • 1926 yılında Kopenhag Üniversitesi' ne, "Teorik Fizik" okutmanı olarak Niels Bohr 'un altına atandı.

  • 1927 senesinde henüz 26 yaşındayken, Leipzig Üniversitesi' ne Teorik Fizik Profesörü olarak atandı.

  • 1929 yılında ABD,Japonya,Hindistana gezilerde bulundu ve dersler verdi.

  • 1941' de Berlin Üniversitesi' ne Fizik Profesörü ve Kaiser Wilhelm Fizik Enstitüsü'ne direktör olarak atandı.

  • II. Dünya Savaşı sonunda diğer Alman fizikçiler gibi Amerikan birlikleri tarafından tutuklandı ve İngiltere' e gönderildi.1946' da Almanya' a geri döndü ve meslektaşları ile Göttingen Fizik Enstitüsü' nde tekrar organize oldu.Enstitü 1948 yılında Max Planck Fizik Enstitüsü adını aldı.

  • 1948' de birkaç ay ders vermek için Cambridge,İngiltere' de kaldı. 1950 ve 1954' te ABD' den ders vermesi için teklifler aldı.

  • İskoçya,St. Andrews'da 1955-1956' da Gifford Dersleri [1] verdi. Bu dersler sonradan kitap haline getirildi.

  • 1955' te Max Planck Fizik Enstitüsü' nün Münih' e taşınması hazırlıklarıyla meşguldü.Enstitünün direktörü olarak gittiği Münih' te,1958' de Münih Üniversitesi Fizik Profesörlüğüne atandı.Ardından enstitüsü Max Planck Fizik Ve Astrofizik Enstitüsü olarak adını değiştirdi.

  • Heisenberg'in adı daima, henüz 23 yaşındayken, 1925' te yayınladığı kuantum mekaniği teorisi ile anılacaktır.Özellikle Hidrojen allotroplarının keşfine sebep olan bu teori ve uygulamalarıdan ötürü; Heisenberg, 1932' de Nobel Fizik ödülü ile ödüllendirilmiştir.

  • Teorisi sadece radyasyon yayan bir atomun gözlemlenmesiyle alakalıydı.Yapamayız, diyordu; bir elektronun verilen bir zamanda uzayda pozisyonunu tayin edemeyiz veya yörüngesinde de takip edemeyiz.Böylece Niels Bohr tarafından kabul edilen gezegensel yörüngelerin varlığını kabul edemeyiz.Konum, hız vb. mekanik büyüklükler, sıradan sayılarla değil de, "matrisler" denilen soyut matematiksel yapılarla ifade edilmeli dedi ve yeni teorisini matrix eşitlikleri açısından formule etti.(yani kuantum mekaniğini matrislerle ifade etti)

  • Daha sonra Heisenberg,hareketli bir parçacığın konumu ve momentumunun saptanmasında,neticenin ister istemez kuantum sabiti h 'tan daha küçük olamayan hatalar içermesi ve bunların günlük ölçülere göre önemsiz olmasına rağmen atom çalışmalarında ihmal edilemez olmasına dayanan ünlü belirsizlik prensibini[2] (prenciple of uncertainty ) açıkladı.

  • 1957'den itibaren Heisenberg plazma fiziği ve termonükleer işlemlerdeki problemler üzerinde çalıştı ayrıca Genova' daki Uluslararası Atomik Fizik Enstitüsü ile yakın işbirliği ile bir çok çalışmada bulundu.Yıllarca bu enstitüye bağlı Bilimsel Politika Komitesinin başkanlığını yaptı ve sonradan üye olarak komitede kaldı.

  • 1953 yılında Alexander von Humboldt Vakfı' nın başkanı olduğunda,Almanya dışından bilimadamlarını davet etti ve orda çalışmalarına yardım ederek vakıf ilkelerinin ilerlemesini sağlamak için çok çalıştı.

  • 1953'ten beri kendi kuramsal çalışması ; elementer partiküllerin anlaşılmasında anahtar olarak gördüğü, elementer partiküllerin birleştirilmiş alan teorisi nde yoğunlaşmıştı.

  • 1949-1951 arasında Alman Araştırma Konseyi (German
    Research Council) başkanıydı ve 1953' te Alexander von Humboldt Vakfı' na başkan oldu.

  • Hobilerinden biri klasik müzikti.Güzide bir piyanistti.


[1] :İskoç Üniversitelerinde verilen bu dersler Adam Lord Gifford' un vasiyeti üzerine (1887) verilmeye başlanmıştır.(Doğal Teoloji çalışmalarını - diğer bir deyişle Tanrı' nın bilgisini, en geniş anlamda ilerletmek ve yaymak amacıyla kurulmuştur.)

[2] :Daha sonra sadece, belirsizlik ilkesi ile ilgili bir yazı yazacağım.



Sözleri


Bir uzman, konusunda yapılabilecek en kötü hataları ve onları nasıl önleyebileceğini bilen kişidir. Fizik ve Ötesi (New York 1971)

Kuantum teorisi bize, sadece resimler ve masallarda sözünü edebilmemize rağmen bir bağlantıyı tamamen anlayabileceğimiz gerçeğinin gözalıcı örneğini sunar. Fizik ve Ötesi (New York 1971)

Biz Demokritos felsefesi ve temel parçacıklar konseptinden vazgeçmeli; onun yerine parçaçıkların simetrisi/ahengi konseptini kabul etmeliyiz. Sonsuzluk ve Ötesi (Princeton 1991)

Bu yüzden,konumun kesinliği ne kadar fazlaysa,bilinen momentumun kesinliği o oranda azdır ve tersinedir.Bence modern fizik kesinlikle Eflatun' nun tarafını tutmaya karar verdi.Gerçekten maddenin en küçük öğeleri sıradan duyularımızdaki fiziksel objeler değil;onlar sadece matematiksel dilde, tam olarak ifade edilebilecek şekiller,fikirlerdir.

Fizikçi , matematiksel tertibi anladığı ve deneyleri yorumlamada nasıl kullanacağını bildiği zaman memnun olur.Ama o, yalın bir dille anlatılmadığında tatmin olmayan, fizikçi olmayan insanlara da sonuçlarını anlatmak zorundadır.Fizikçiler için bile, yalın dildeki açıklama, ulaşılan anlama derecesinin kriteri olacaktır.Fizik ve Felsefe (1958)


kaynak: http://www-history.mcs.st-andrews.ac.uk/Quotations/Heisenberg.html


Şunu unutmamalıyız ki, bizim gözlemlediğimiz doğanın kendisi değil; sorgulama metodumuza açık olan doğadır. Fizik ve Felsefe (1958)

Var olan bilimsel konseptler her zaman gerçekliğin çok kısıtlı bir parçasını kapsar;diğer parça henüz anlaşılmayan sonsuzluktur. Fizik ve Felsefe (1958)

Her ne zaman, bilinenden bilinmeyene geçsek, anlamayı umarız; ama aynı zamanda öğrenmemiz gereken "anlamak" kelimesinin yeni bir manasıdır.
Fizik ve Felsefe (1958)

Bohr ile gecenin geç saatlerine kadar saatlerce süren ve çoğunlukla umutsuzlukla biten münakaşalarımızı,ve ardından komşu parkta yanlız başıma yürüyüşe çıkıp kendime hep şu soruyu sorduğumu hatırlıyorum: Evrenin atomik deneylerde gördüğümüz kadar anlamsız olabilmesi mümkün mü?
Fizik ve Felsefe (1958)

Dünya ile aramızdaki etkileşimi anlatan, zamanla şekillenmiş hiçbir konsept veya kelime gerçekten kesin anlamlarıyla ilgili olarak tanımlanmamıştır: yani, dünyadaki yolumuzu bulmamızda gerçekten ne kadar yardım edeceklerini bilemeyiz. Genelde bildiğimiz geniş bir aralıkta dahili ve harici deneyimlere uygulanabilir olduğudur ama pratik olarak asla bilmediğimiz bunların uygulanabilmesinin kesin limitleridir.Bu, "varlık" ve "uzay ve zaman" gibi en basit ve en genel konseptlerde bile doğrudur.Bu yüzden,bu saf nedenden dolayı kesin bir doğruya ulaşmak mümkün olmayacaktır.
Konseptler ilişkileri dikkate alınarak kesin bir şekilde tanımlansalar da,bir grup bağlantılı konsept geniş bir deneyim alanına uygulanabilir olur ve bize bu alanda yolumuzu bulmamıza yardım eder.Ama uygulanabilirliğin limitleri genel olarak bilinemeyecektir, en azından tamamen...


kaynak: http://en.wikiquote.org/wiki/Werner_Heisenberg



Ekstra


Heisenberg 'in Doktora Sınavı

O dönemde deneysel fiziğin, teorik fizikten daha geçerli olması sebebiyle hocası Arnold Sommerfield, tezini hidrodinamik üzerine yazmasını önerdi.Ayrıca Heisenberg alması gereken 4 saatlik labaratuvar dersini Wilhelm Wien (ki o zamanlarda Wien, Münih Üniversitesi' nin Deneysel Fizik Profesörüydü.) veriyordu.


Wilhelm Wien



Sommerfield' in yazdığına göre,daha önce hiç bir öğrencisine bu zorlukta bir tez konusu önermemişti.Sommerfield' in, Isar nehrinden Münih' e kanal döşeyen bir şirketten aldığı sözleşmeden doğmuştu konu.Laminer ve türbülans akış denklemleri içeren bu zor problemi çözdü ve 59 sayfalık çözümü "Sıvı Akışının Kararlılığı ve Türbülansı Üzerine"(On the Stability and Turbulence of Fluid Flow) başlığı ile 10.7.1923' tesundu.Fakülte tezi onayladı ve Wien hazırladığı fizik dergisinde(Annalen der Physik) yayınlanmasına izin verdi.Matematikçi Fritz Noather'in 26 senesinde ettiği itirazlar, yarım çeyrek konu onaylanana kadar şüphe içinde kalmasına neden oldu.




Asıl sorun tezin kabul edilmesinin, adayı doktora sınavı final sözlüsüne taşıması ile başladı.Sınav heyeti, fizikte Wien ve Sommerfield ile birlikte Heisenberg'in ikincil branş konuları matematik ve astronomiden temsilcilerden oluşuyordu.Adayın aldığı notu tezindeki ve final sözlüsündeki çalışmaları belirliyordu.Her konu için bir not ve genel performans için bir not.Notlar I'(A) dan, V'(F) e kadardı.



Arnold Sommerfield


23 Temmuz 1923' te 4 profesörün karşısına çıkmadan önce 21 yaşındaki Heisenberg,Sommerfield' in sorularını ve matematik sorularını kolayca halletti. Fakat astronomide sendeleyen Heisenberg,deneysel fizikte yüz üstü düştü. Laboratuvar çalışmasında, ışık dalgalarının birbiriyle karışmasını gözlemleyen araç, Fabry-Pérot interferometresi ni kullanması gerekiyordu ki sınıf bunu yaygın bir şekilde kullanırdı. Ama Heisinberg ne interferometreden çözücü gücü nasıl elde edeceğini biliyordu ne de Wien' i şaşırtan bir şekilde; teleskop, mikroskop gibi basit araçların çözünürlüğünü sağlayabiliyordu. Kızgın Wien bir akünün nasıl çalıştığını sorduğunda aday hala kendine gelememişti. Diğer fizik braşlarında ne kadar zeki olsa da, Wien genç adamı geçirmek için hiçbir neden görmedi. Sommerfield ve Wien arasında teorik fizik ve deneysel fiziğin göreceli önemi üzerine bir tartışma çıktı.Heisenberg' in fizikten ve genel doktoradan aldığı not III idi, bu da C' e karşılık geliyordu. Bütün bu notlar muhtemelen Sommerfield' in verdiği bir A ve Wien' in verdiği bir F' in ortalamasıydı.

Sommerfield şok olmuştu.Heisenberg küçük düşmüştü. Her zaman sınıfın en başarılısı olmaya alışmış Heisenberg için doktorasında vasat bir notu kabul etmek zor geldi. Sommerfield o akşam evinde yeni Dr.Heisenberg adına küçük bir parti verdi ama daha önce Heisenberg kendisini mazur görmelerini istedi, bavulunu hazırlayıp ertesi sabah Max Born' un ofisinde olmak için Göttingen'e giden gece yarısı trenine bindi. Born Heisenberg' i daha önceden asistanı olarak gelecek dönem için tutmuştu. Born'u, sözlü sınavındaki fiyaskosu hakkında bilgilendirdikten sonra mahcup bir şekilde, "Beni hala isteyip istemediğinizi merak ediyorum." diye sordu.

Born, Heisenberg 'in kaçırdığı soruları tekrar gözden geçirene kadar cevap vermedi.Kendini soruların "daha ziyade, dikkat isteyen hileli sorular" olduğuna inandırdı ve iş teklifinin devamına izin verdi. Ama bu olanlar Heisenberg 'in endişeli babasının, Göttingen'deki ünlü deneyselci James Franck' a mektup yazarak,oğluna deneysel fizik öğremesini istemesine neden oldu. Franck elinden geleni yaptı fakat, Heisenberg' in ilgisizliğini yenemedi ve çabalamayı bıraktı. Eğer Heisenberg bir şekilde Fizik'te hayatta kalabilecekse artık bunu sadece bir kuramcı olarak yapabilirdi.


Kaynakça


Sıradaki Nedir | Determinizm

Gelecek tanım

18 Nisan 2008 Cuma

Kimdir | Giuseppina Pasqualino di Marineo


Giuseppina Pasqualino di Marineo


Pippa Bacca olarak tanınan, Giuseppina Pasqualino di Marineo ,arkadaşı Silvia Moro ile 8 Mart'ta Milano'dan yola çıktı.'İki genç kadın beyaz gelinlik giyerek, barış mesaj vermek amacıyla Balkan, Akdeniz ve Ortadoğu ülkelerini ziyaret etmeyi planlıyordu. “Gelinlik Yolculuğu” adı verilen proje sürdüğü müddetçe üzerlerindeki beyaz gelinliği yıkamayacaklardı. Gelinliğin üzerindeki lekeler, yakın tarihleri savaş ve iç savaşlarla geçen ülkelerin izlerini taşıyacaklardı.'[1] Arkadaşı Silvia'dan 19 Mart'ta İstanbul'da ayrılan Pippa Bacca,arkadaşı ile Lübnan'nın başkenti Beyrut'ta buluşmayı planlıyordu.Farklı güzergahlarda projeye devam edeceklerdi.Fakat Silvia, Pippa Bacca'dan 12 gün haber alamadı ve polise başvurdu.


33 yaşındaki Pippa Bacca'nın, Milano' dan başlayıp Filistin'de sonlanacak seyahati; 31 Mart' ta, Kocaeli'nin Gebze ilçesinin Tavşanlı köyü Ballıkayalar mevikiinde son buldu.Murat Karataş[2] adlı, daha önce bir trafik kazasında birinin ölümüne neden olan ve biri nikahsız iki eşle hayatını sürdüren bir kamyoncu Pippa Bacca'a önce tecavüz ettiğini ve sonra boğarak öldürdüğünü polise sorguda itiraf etti.Polis, Murat Karataş'ı olaydan sonra Pippa Bacca'nın cep telefonunu yanına almasından faydalanarak buldu.



Ölümünün ardından ;

  • Cenazesi, Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu (Küresel BAK), Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) ile Mor Çatı üyeleri tarafından Atatürk Havalimanı'na uğurlandı.
  • Gebze Belediye Başkanı İbrahim Pehlivan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Pippa Bacca'nın öldürülmesini Türk halkı adına şiddetle kınadıklarını belirtti.İtalyan sanatçının başlattığı “barış yolculuğunu” devam ettirmek istediklerini ifade eden Pehlivan, Orta Doğu'da yaşanan savaşlarda mağdur olan ülkelere dikkati çekmek ve barışa katkı sağlamak amacıyla gelinlik giyerek yola çıkan İtalyan sanatçının Gebze'de öldürülmesi, biz Gebzelileri fazlasıyla üzdü. Gebze'nin dünyada bu tür bir haberlerle anılması çok kötüdedi.
  • Öte yandan, Gebze'de yaşayan çok sayıda kişinin yerel gazeteleri telefonla arayarak ya da mail göndererek, olayı kınadıklarını, İtalyan sanatçının Gebze'de öldürülmesinden dolayı “Dünyada Gebze'nin adının kötüye çıktığını”, yaşadıkları yerin “kötü” olarak anılmasından duydukları rahatsızlıklarını belirtti.[2]
  • 13 Nisan' da Başbakan Tayyip Erdoğan, iki günlük resmi ziyaret için Katar’a gitmeden önce, Esenboğa Havalimanı’nda, İtalyan Barış Gelini Pippa Bacca cinayetine ilişkin özetle şöyle konuştu: "Hangi kelimeyi seçeceğimi bilemiyorum. Alçakça mı, canice mi, hunharca mı, vahşet mi dersiniz... Gerek nişanlısına, gerekse kız kardeşine çok teşekkür ediyorum. Hakikaten insani yaklaşımları her türlü takdirin üstünde. Bir barış elçisi olarak dolaşan bir sanatçının böyle bir muameleye ne yazık ki tabi olması, bizleri derinden üzmüştür. Ailesine, İtalyan halkına başsağlığı diliyorum" dedi.[3]

  • Corriere della Sera gazetesinin sorularını yanıtlayan Serra Yılmaz, "(Türkiye olarak) Neden utanıyoruz? Bir türlü anlamıyorum. Öldüren bir serseri Türk. Bu tür olaylar dünyanın her yerinde yaşanır. Dünya serseri dolu" diye konuştu.[4]

  • La Repubblica gazetesine konuşan Art Life Performans sanatçısı Şükran Moral ise, "Bir vatandaşımın barbarlığı beni yaraladı. Türkiye bu konuda çok tehlikeli bir ülke. Pippa bana sorsaydı ’Gitme’ derdim. Ölmemesi şans sayılırdı" dedi. Moral, dünyaya faydalı olmaya çalışan bir sanatçının öldürülmesi nedeniyle bir Türk olarak acı çektiğini belirtti.[4]
  • Pınar Aylin, Pippa Bacca için gelinlik giydiElinde de "Siamo Molto Addolorati"(Çok acı çekiyoruz) yazılı bir pankart taşıyan Aylin, "Pippa barış ve kardeşlik için yola çıkmıştı.Acımız büyük." dedi[5]



1 : http://www.ntvmsnbc.com/news/442122.asp
2 : http://www.kenthaber.com/Arsiv/Haberler/2008/Nisan/14/Haber_368491.aspx
3 : http://www.hurriyet.com.tr/gundem/8693065.asp?gid=0&srid=0&oid=0&l=1
4 : http://www.hurriyet.com.tr/gundem/8693068.asp?gid=0&srid=0&oid=0&l=1
5 : http://www.stargundem.com/medya_magazin_haberleri/9593.html
Fotoğraflar:




bkz:

bridesontour


'World peace' hitcher is murdered


ekşisözluk'ten tanımlar:


by dikakana bey

by guru

by casa mila

by zifir

by asleep (bunu salakça buldum)

by kuntiz

Son olarak,
"Türkiye için kötü bir tanıtım oldu.",
"Olayın,Gebze'de yaşanması bizi çok üzmüştür.",
"Avrupa'a şimdi tam rezil olduk."
"Almanya'da da Türkleri yakıyorlar."
"Bu olaylar dünyanın heryerinde oluyor,bunu Türkiye'e mal etmek haksızlıktır."
"Geldiği ülkeyi tanıması gerekirdi."
şeklindeki bu tür açıklamaları yapanlar;mevzuyu "kendisiyle eşit oy hakkına sahip çoban" tartışmasına çekenler veya konuya "kızlara vermemelerini öğreten eğitim şekli"ni eleştirerek yaklaşanlar gerizekalıdır.Tecavüzcünün suç ortağıdır.

Bu trajedide,bu topraklar üzerinde yaşayan her insanın payı var.Utanalım,düşünelim ve kendimize gelelim.
Hatırlıyor musunuz?,Bir zamanlar iyi insanlardık.

15 Nisan 2008 Salı

Merhaba

Bu ikinci blog deneyemim.Burada tanımlar yapacağım, ki çoğu subjektif olacak.Bunlar genelde kişiler,olaylar,düşünceler hakkında araştırmalarıma ek olarak kendi görüşlerimden oluşacak yazılarım olacak sadece.

Daha "ben" yazılar için bkz: www.kirmizihap.blogspot.com

"Nedir, Kimdir Projesi"ni ayrıntılı olarak daha sonra yazazağım.Şimdilik bu kadar...